CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP Elazığ İl Başkanlığında; “Acıyı birlikte yaşadık. Depremi birlikte yaşadık. Sıkıntıları birlikte yaşadık. Bundan sonra bu kentin dirençli bir kent olması için, depreme, doğal afetlere dirençli, yoksulluğa dirençli bir kent olması için sizden yetki istiyoruz. Biz bu kentin direncini artıracağız, bu kenti, Elazığ’ı, Elazığspor’u ayağa kaldıracağız. Gençlerin yüzünü güldüreceğiz, yaşlılarımıza hürmet edeceğiz, Elazığlıların yüzünü güldürüp onları rahat ettireceğiz. CHP nasıl seçildiği her yerde çok iyi işler yapıyorsa Elazığ’da da yapacak” dedi.

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, şöyle konuştu:

“BU ŞEHRİN SORUNLARI, BU ŞEHİRDE YAŞAYAN İNSANLARIN BEKLENTİLERİ, TALEPLERİ BİZİM ASLİ SORUNLARIMIZ OLDU”

“41 yıl aradan sonra Elazığ’a gelip aday olduğumda ‘Seçilemez, şansı yok’ diyenlere karşı bu şehirde oylarımızı yüzde 100 artırarak CHP’li, CHP değerleriyle yetişmiş, Mustafa Kemal Atatürk’ün inançlarıyla büyümüş bir partili olarak bu şehirde nasıl bir milletvekili olduğumuzu Elazığ halkına kanıtladık. En son 2023 seçimlerinde de Elazığ’ın bize duyduğu güvenle oylarımızı yüzde 105 arttırarak Türkiye rekoruyla parlamentoya girdik. Bu şehrin sorunları, bu şehirde yaşayan insanların beklentileri, talepleri bizim asli sorunlarımız oldu. Kimsesizlerin kimsesi olduk. Deprem sürecinde vatandaşlarımızın mağduriyetlerinin giderilmesi, hak sahiplerinin mücadelesinin verilmesi, terör örgütlerine meydan okumak, devlete sahip çıkmak bir milletvekili olarak bizim önceliğimiz oldu. Elazığ da bizim hakkımızı verdi.”

Ziyaretin ardından açıklama yapan Özgür Özel, şunları söyledi:

“BİRİLERİNE ARTIK ‘BEN YOKUM, BU KADAR YOKSULLUĞA, AÇLIĞA, İŞSİZLİĞE’ DEMENİN ZAMANIDIR. O TARİH ELAZIĞ’DA 31 MART 2024’TÜR”

“Hemen yanımda gencecik il başkanımız Onur başkan var. Bir tarafımda önceki il başkanımız, şimdiki belediye başkan adayımız Çağlar başkan var. Sol yanımda CHP’nin gençlik kollarından, saatin vidasından gelip milletvekilliğine, Parti Meclisi üyeliğine kadar yükselen, önce Tunceli ve sonra Elazığ’da hem partimizin oyunu artıran hem gönüllerde taht kuran değerli milletvekilimiz Gürsel Erol var. Sizinle bu buluşmaya biraz önce isimleri anons edilen genç Parti Meclisi üyelerimiz, Yüksek Disiplin Kurulu üyelerimiz, grubumuzun çok kıymetli hem kıdemli hem de yeni milletvekilleri bir arada geldik. Bugün burada bir programımız yok. Kamer Genç anmasından sonra baba evine bir çay içmeye geldik. Ama gördük ki hepiniz baba evinin önündesiniz. Herkes ama herkes bu dünyada, ülkede baba evine doğar, baba evinde büyür sonra kimi büyüğünü ister gider, kimi küçüğü ile yetinir. Kimi ırakta oturur, kimi yakında oturur ama herkes bilir ki baba evinin çorbası kaynamaktadır. Çayı demlidir, bacası tütmektedir. Bu CHP’liler o baca tütsün diye odun çekenlerdir. Ama bu partiye kaydı olsun olmasın herkesin evi eğer başı sıkışırsa, dara düşerse, huzuru kaçarsa baba evinin baş köşesidir. Çünkü bu baba evinin tapusu Özgür Özel’de değil Kemal Kılıçdaroğlu’nda da yoktur. Ne Ecevit’teydi ne Allah rahmet eylesin İsmet Paşa’da. Baba evinin tapusu bir kişiye kayıtlıdır o da Gazi Mustafa Kemal Atatürk. Öyle olunca Elazığ gibi vatanını, milletini, bayrağını, atasını sevenlerin ata evinde, baba evinde her zaman yeri vardır. Bundan önce başka partiye oy verir iyi olsun diye ama bakar ki 10 bin lira emekli maaşına mahkum edilmiş. Birileri geldiğinde 1,5 asgari ücretmiş bugünkü hesap 25 bin liraymış. En düşük emekli maaşı şimdi olmuş 0,55 asgari ücret 10 bin lira. O da bu ay alınacak, geçen ay 7 bin 500 liraydı. Bu durumda artık baba evine gelmenin ve birilerine artık ‘Ben yokum, bu kadar yoksulluğa, açlığa, işsizliğe, hayat pahalılığına, ürettiğimin bu kadar değerini bulmamasına ve artık her geçen gün yoksullaşmaya karşı ben yokum burada. Ben artık baba evine gidiyorum’ demenin zamanıdır. O tarih Elazığ’da 31 Mart 2024’tür.

“EMİN OLUN ELAZIĞ’IN ÇEHRESİ, KADERİ, GELECEĞİ DEĞİŞECEK. ÖYLE BİR ELAZIĞ OLACAK Kİ DİYECEKSİNİZ ‘İYİ Kİ BU SEFER BÖYLE YAPTIK”

31 Mart’ta ne olacak? Elazığ’ın bir evladına, Çağlar başkana oy vereceksiniz. Geçmiş dönemde Çağlar başkanım ile Gürsel vekilim uyumlu bir çalışma gösterdiler. Elazığ’ın 20 ilçesinde, bütün köylerinde en uzak yerinde hiçbir şey olmasa üzerinde bir Gürsel Erol yazan bank var ve yaşlılar oturuyor. Vallahi her yerde gezdim, Elazığ’da da çarşıyı gezdim. Her yerde de karşıma çıkar. Bir engelli vatandaş, burada da çıktı. Dedi ki ‘Baba bir akülü araba.’ Daha ben ağzımı açmadan 5 kişi etraftan dedi ki ‘Gürsel Bey’e söyledin mi, bir haftaya getiriyor.’ Şimdi, elinde belediye yok, bütçe yok, imkan yok. Yoksula yetişen, yaşlıya yetişen, engelliye yetişen bu Gürsel Erol’u, Çağlar başkanı düşünün. Bunların elinde belediye olsa, biz de buraya İstanbul, Ankara, İzmir ve Muğla’yı kardeş şehir yapsak, yetmez. Dünyadaki bütün sol, sosyal demokrat liderlerle arkadaşız. Dünyanın en gelişmiş belediyelerini buraya kardeş belediye yapsak. Hem hizmette önemli işler yapılsa hem kültürde, örneğin gençlerimiz yazın yaz kamplarına gitseler. Eğitime gitseler. Oradan buraya, buradan oraya. Hem gençlerin eğitimi, hem şehre hizmetle ilgili oluk oluk imkan aksa, bu kadar yoklukta bu işi yapan ikisi. Ellerinde bir belediye olsa neler yapar Elazığlılar siz takdir edin. Ben bir tek şey istiyorum, 31 Mart’ta Çağlar’ı bir dönem yetkilendirin. Eğer ki memnuniyeti seçildiği günün iki katına çıkmazsa bir daha aday yapmayalım onu. Ama emin olun Elazığ’ın çehresi, kaderi, geleceği değişecek. Öyle bir Elazığ olacak ki diyeceksiniz ‘İyi ki bu sefer böyle yaptık.’ Çağlar başkana, genç İl Başkanım Onur başkanın ekibine, Elazığ ile bütünleşen Gürsel Erol’a sizlerden kuvvetli bir destek bekliyoruz. En kuvvetli desteği bekliyoruz. Elazığlılar şimdi burada partililer var. Karşımda Elazığ’ın güzel insanları var. Siz bu genç Çağlar’ı ve Gürsel Erol’u beğeniyorsanız bir de siz alkış yapın görelim, destek olun görelim. Birlikte olalım. Biz bu işi hep beraber başaracağız. Buna yürekten inanıyoruz. Bundan sonraki süreçte güzel günlerde birlikte olacağız.

“BUNDAN SONRA BU KENTİN DİRENÇLİ BİR KENT OLMASI İÇİN, DEPREME, DOĞAL AFETLERE DİRENÇLİ, YOKSULLUĞA DİRENÇLİ BİR KENT OLMASI İÇİN SİZDEN YETKİ İSTİYORUZ”

Acıyı birlikte yaşadık. Depremi birlikte yaşadık. Sıkıntıları birlikte yaşadık. Bundan sonra bu kentin dirençli bir kent olması için, depreme, doğal afetlere dirençli, yoksulluğa dirençli bir kent olması için sizden yetki istiyoruz. Biz bu kentin direncini artıracağız, bu kenti, Elazığ’ı, Elazığspor’u ayağa kaldıracağız. Gençlerin yüzünü güldüreceğiz, yaşlılarımıza hürmet edeceğiz, Elazığlıların yüzünü güldürüp onları rahat ettireceğiz. CHP nasıl seçildiği her yerde çok iyi işler yapıyorsa Elazığ’da da yapacak. Bir tek şeyi söyleyeyim. Dünyada da çok iyi örnekleri var ama Türkiye’de göç alan belediyeleri CHP yönetiyor. Göç veren belediyeleri de Adalet ve Kalkınma Partisi yönetiyor. Bugün dönün ve bakın şimdi. CHP’nin yönettiği belediyelere. Elbette orası göç alıyor. Bütün Elazığlıları, Malatyalıları, Tuncelileri, Sivaslıları Kadıköy, Karşıyaka, Beşiktaş, Bornova, Manavgat’a götüremeyiz. Ama Elazığlılar isterse başkana oy verirler o belediyecilik anlayışını memleketlerine getirirler. Biz size iyi, dürüst yönetim çokça hizmet vaat ediyoruz. Hepinizden bir kez daha 31 Mart’ta belediye başkan adaylarımıza destek bekliyorum. Hepinizi seviyorum, sayıyoruz. En iyi günlerde görüşmeyi ümit ediyorum.”

Kaynak: anka